On yıldır aynı olan eve dönüş yolum farklı, hava farklı, insanlar farklı. Bu da farkındanlığımı oldukça arttırdı.

İnsan rutinin içine bazen burnunun dibindekini göremiyor. Çevremdeki insanlara alıştığımdan belli bir düzende yemek yediklerini, kilolarını görememeye başlamışım.

İstanbul'da yeni insanlarda bu dikkatimi çekti. Kimi sabah kahvaltısını es geçiyor kimi akşam yemeğini saat gece 11'de bile yiyebiliyordu!

Baya yeni ortamlara girdiğim için ve Türkler olarak masada belli bir süre oturduktan sonra konunun illaki bir yemeğe gelmesinden dolayı, bu yeni tanıştığım güzel insanların çocukken cola içilmesine izin verilmişi mi, tatlı ile arası nasıl, hangi öğünü en çok seviyor gibi alışkanlıklarını dinliyordum. Masada yeni olunca ister istemez sohbetin dinleme kısmındaydım.

Dedim ya hepsi yeni yüzlerini yeni yeni alışıyorum, kimisinin kilolaları dikkatimi çekiyor, kimisinin bir çocuk sahibi olduğuna şaşırıyorum. Durumum bu.

Burada çoğunluğumuz düzgün ve sağlıklı yeme alışkanlıklarının ne olduğunu biliyoruz. O yüzden bahis etmeyeceğim.

Ama işte düzgün yeme alışkanlıklarına sahip insanların görünüşlerini o  kadar fark ediyor ki. 

Başta bir kilo olarak yansıyor. Ayrıca yaş olarak ta genç gösteriyor. Derileri daha parlak, gergin vs. oluyor.

İşte bilmek ile fark etmenin ayrımına gelmiştim. Yeme alışkanlıklarımız orta vadede bir üç - beş yaş oynatıyor. Kilo mu vermek istiyorsunuz, sağlıklıklı ve gen mi görünmek istiyorsunuz bir yeme alışkanlığınızı gözden geçirin derim.